HP notebook, dizüstü servisinde yaşananlar

Bilirsiniz ki günlüğümde her türlü yazıya yer vermişimdir. Yeri geldiğinde internet haberleri yeri geldiğinde teknik bilgiler. Kimi zamanda kendime ya da çevremdekilere yapılan haksızlıklara savaş açmışımdır. İşte bu da bunlardan bir diğeri ve Eloy’a yapılanı. Anlaşılan HP, müşterilerine verdiğin sözlerinin pek arkasında durmuyor!

Eray geçenlerde dizüstü bir bilgisayar satın almıştı. Fakat bir süre sonra yaşadığı problemler yüzünden HP servisi ile görüşmek zorunda kalması ve tabiri yerindeyse HP servisinin pek o taraflı olmaması Eray’ı canından bezdirmiş. Eray yaşadıklarını kaleme almış ve bir kopyasını da bana yollamış. Eğer şu yakın zamanlarda dizüstü bilgisayar almayı hele hele HP almayı düşünüyorsanız lütfen dikkatlice Eray’ın yazısını okuyunuz çünkü sonrasında kararınızdan dönebilirsiniz.

selamlarım,

size hp hakkında birşeyler anlatmaya geldim 🙂 hazır olun biraz uzun. vaktim yok diyenler son 10 satıra atlayabilirler 🙂

haziran başında HP Pavilion 5176eu model laptop almıştım.
http://www.cisday.org/2006/06/05/may-day-may-day/
http://www.cisday.org/2006/06/08/heycandan-baslik-bulamadim/
yaklaşık 1,5 ay kullanımdan sonra bir takım sorunlarla karşılaştım. bunlar;

* bilgisayarın birden elektrik kesmesi,
* windows başlangıç ekranının takılı kalması,
* bazen hiç açılmama,
* pille bi saatlik çalışma sonrası pilin bitmesi,
* düşük performansla çalışması,
* ve ekranda lekeler.

tamire gönderdim, işlemci, anakart, harddisk değişeceği için (evet ne kaldı geriye dediğinizi duyar gibiyim.) ve parçalar yurt dışından geleceği için bir ay kadar bekledim. tabi bu sırada işin hızlandırılması için defalarca görüşme yaptım. birinci ayın sonunda, bana muadil makine vereceklerini sölediler üç gün içinde parça gelmediği taktirde. üç gün sonra ise yanlış anladığımı böyle bişeyin mümkün olmadığından bahsettiler. şikayet bildiriminde bulundum. biraz bastırınca parçalar birden bire yurtdışından geldi ve makineme takıldı. ancak o geldiği sırada ben yurtdışında olduğumdan kavuşma sürecimiz biraz daha uzadı.

seyahat sonrası makineyi aldığımda, ekrandaki sorunun giderilmemiş olduğunu gördüm. bunun yanında batarya sallanıyordu ve bilgisayarın üzerinde giden kumandası yoktu.
hiç bir yazılım kurmadan bir arkadaşımın dv4000 serisi bilgisayarı (benimki dv5100) ile (ki bir kaç aydır kullanılan ve bir çok yazılım kurulmuş olan) performans karşılaştırması yaptım. daha düşük işlemci hızına, ekran kartına, harddiske ve rame sahip olmasına rağmen benim makinemde çok daha iyi parformas verdi.

bunlarda olduktan sonra ertesi gün makinenin değiştirilmesi için görüştüm, yine bunun mümkün olmadığından, arzu edersem makineyi tekrar merkeze gönderebileceğimi söylediler. iki gün sonra kargo gönderdiler ve bilgisayarı gönderdim. ertesi gün merkez ofisten bir bey aradı beni. uzun uzadıya onunla da görüştük, yeni makine gönderseler bile aynı arızanın onda da olabileceğini tamir edildiğinde belki eski makinenin sıkıntı yaratmayacağını söyledi ama beni bu konuda ikna edemediğini çünkü işyerinde kullanamadığım hp makinemin ana kartı değiştikten sonra eski performansını vermediğini söyledim. ayrıca benim yeni aldığım makinem ikinci defa servise gitmişti. bu sırada telefon kesildi ve bir daha aramadılar.

hp’nin kalite politikasını okuduğumda müşteri ve sonuç oldaklı olduğundan, hızlı hareket edildiğinden bahsedilmiş.
şimdi geldiğim noktada,

* ben hala kullanmadığım bir makinenin parasını ödüyorum.
* yeni almış olduğum bir makine servise gidiyor, bir kısım problemleri yapılmadan geri geliyor ve tekrar gönderiyorum.
* geldiğinde eksik parçayla geliyor.
* performans açısından beklediğimin yanına bile yaklaşmıyor. (tabi ki performans burada subjektif gibi görünebilir, sonuçta her zaman için en yüksek performansı bekler müşteri diyebilirsiniz ancak benim beklentim minimum, daha düşük bir modelle kıyaslama yapıldığında daha başarılı olmasıdır.)
* hp alırken, hp’nin marka günü, şirketimin hp ile çalışıyor olması ve yaptığım araştırmalarda servis olarak hp’nin diğer markalara göre çok daha iyi olduğunun söylenmesi gibi kriterleri gözönüne aldım. ama şimdi emin değilim.
* makinem servisteyken amd çift çekirdekli modelini piyasaya çıkarıldı, arada çok fiyat farkı olmadan. aldığımda en üst amd modeli iken hiç kullanmadan model düştü. şimdi bu iki aylık süreç içinde paramı geri almış olsaydım biraz daha üzerine koyar şimdiki en üst modeli alabilirdim.

çözümü türkiyede bulamayınca ekte görmüş olduğunuz yazışma serisi başlamış oldu global HP ile. ancak bu da bir çözüm getirmedi. hala para ödüyorum, kullanamadığım bir internet bağlamtım ve aksayan işlerim var. ve iki aydan fazla olmasına rağmen hala makinem gelmiş değil. yenisini bırakın eskisi bile. çünkü hala parça bekliyor!!!!
artık pes ettim ve bu süreci yayınlamaya karar verdim ve mümkün olduğunca çok ses getirerek.

size bu hikayeyi anlatma sebebime gelince blogumda yayınlayacağım yazının bi kısmından alıntı yaparak yada tamamını (biraz zor ya neyse :)) link vermeniz ve yayınlamanız. hatta mümkünse trackback.
tabi ki yayınlamak gibi bir zorunluluğunuz yok 😉

yazının adresi:
http://www.cisday.org/2006/10/16/hp-hakkinda-birseyler/
trackback adresi:
http://www.cisday.org/2006/10/16/hp-hakkinda-birseyler/trackback/

blogların gücü adına. eloy-man

gibi güzel bir cümleyle bu yazıyı kapatırız 🙂
teşekkür ederim, görüşmek üzere.

Eray aka ELOY

Hakketten HP çok büyük bir ayıp etmiş. Hele hele HP İnsan Kaynakları sayfasındaki Müşterilerimiz için varız sözünün üstüne!

Eray’ın kendi dilinden yazısını ise buradaki başlıktan okuyabilirsiniz.