Emre’den birazlar..

Bizim bir Emre diye arkadaş var, ufff tüm gün tehdit yedim 😛 Emre mi? Bizim sınıftan arkadaş. Şaka maka iyi çocukdur :roll:. Emre, Murat, Ahmet yüzük kardeşliğinin elemanıdır Emre. Biz onlara üç büyükler diyebiliriz.. Valla Emre diretti benden niye bahsetmiyorsun olm diye, almayacağım seni bizim eve dedi :P. Bu gece senden yazıyoruz Emre kardeşim 😛

Olm bak zaten kafam bir dünya. Ufff! Biliyorsun gündüz Ergene ile birlikte nümarik analize çalışıyorduk. Abi o kadar da çalışmıştık, ama sınavımız berbat geçti. Güler misin ağlar mısındık yani? Her neyse bu yazıda zoraki senden bahsedeceğiz 😛 Yoksa kapıda kaldık. Ama bak yazdım yok öyle peşin peşin anlaşalım. Yarın ilk işin, evin anahtarından bana da çoğaltmak olsun 😛 Her geldiğimizde zile basmak zorunda bırakmayın abi 😛 Ben garantiye alayım giriş çıkışı 😀 Yıllık sayfasına benim buradakileri koyabilirsiniz işte 😀

Emre’yi tarif edeyim size. Aşağı yukarı benim boyumda (hadi yaaaa dediniz kesin :lol:) 1.48’lerde yani 😆 😆 Şaka şaka ben diyeyim 1.78 Emre desin 1.82.. Öyle yani. Kara saçlı kahverengi gözlü. Yok kızlar bekar değil, kendisinden birkaç inç 😆 daha kısa, tatlı mı tatlı bir kız arkadaşı var. Yakışıyorlar tabi 🙂

Son yıllarda göstermiş olduğu yoğun çalışma azmiyle, başarı grafiği yükseliyor. Bu arada olm geçen geceki şarap ne oldu? Bitirmediniz inşallah 😀 Bugün olmazsa yarın yarın olmazsa ertesi gün. İlla içeriz 😀 Olmadı boşver gelen gidenlere ikram edersiniz 😀 Aslında geçen gece Ahmet, Murat ve ben hayli geç yattık. (sabah 6 gibiydi) Aslında ben yattım, onlar balığa gittiler. Gitmekle kalmayıp bizim fıçı şarabı da götürdüler. Duydum ki kayalardan yuvarlanma tehlikesi geçirmişler 😀 Ahmet ise orada uyuma fikrini sunmuş Murat’a bir ara, o kafa eve çıkmaya üşenmişler 😀

Bu arada Emre kardeşim bugün Mustafa’nın sana getirmiş olduğu çikolatayı yemeyip bana bıraktığın için teşekkürler, çikolata için sana da teşekkürler Mustafa 😆

Ayrıca bu arkadaşımız, kardeşimiz çok da fırlamadır. Aslında lisede öyleymiş , şimdi biraz daha ağırbaşlı ama görüyoruz ki içindeki çocuk hala duruyor. Makinanın bahçesinde oynayacağımız uzun eşşeği iple çekiyoruz 😀 Yaa bak olm unutmuyorum işte. Vaktinde Kozlu’dayken, online internet kafede denk düşünce oturur muhabbet ederdik. O zaman anlatırdın lise de ne fırlamalıklar yaptığını. Ey gidi eski günler eyy.

Neyse olm öpüyorum gözlerinden, ev ahalisine selam söyle. Ve olm komşunun kablosuz internet bağlantısını fazla sömürmeyin. Yalnız adam bağlantıya şifre koyarsa olan Ahmet ve Murat ‘a olacak. Adamlar o kadar para verdi kablosuz bağlantıdan faydalanabilmek için alet edevata.

Yani sevgili ziyaretçiler. Bunlar cidden abarttılar. Bu sabah kim?, Murat anlatıyordu sanırım. Herkes kendi odasında bilgisayar başındaymış ve hemen karidorun sonundaki odadaki Ahmet’e seslenmek yerine MSN Messenger üstünden yemeğe bakmasını felan söyler olmuşsunuz. Yani evdeki iletişim kablosuz bağlantı ile Msn Messenger üstünden oluyormuş. İşte sevgili okurlarım biz buna teknolojinin nimetlerinden faydalanmak diyoruz. Ve üniversite öğrencisi bizler bu teknolojiyi farklı amaçlarla da kullanır hale gelmiş, ve biz teknolojiye değil , teknolojiyi bize uydurmayı başarmışız. 😀 Yoksa kim demiş Msn messenger üstünden yemek pişmez diye 😀

Neyse abicim yeter bu kadar sana. Birkaç gün sonra da Vargel ve Ergene kardeşimizden bahsediriz. Sonra diğer kankimiz Saral’dan konuşuruz. Sonra bir de Adaş var. Aslında onun sayfasını kendisine bırakmalıyım ve o yazmalı. Eminim Adaş abartısız 10 sayfa yazar 😀 Muhabbet adamdır Adaş ve asla bitmez anlatacakları 🙂 Ahh bir de Turtle (namı diğer Ali G) kardeşimiz var 😀 Üfff isimleri kullanmayınca bunlar kod adları gibi oldu.